Özet
Geçtiğimiz yüzyıl içinde teknolojik alanlarda gösterilen gelişimler beraberinde birtakım sakıncalar da getirmiştir. Kanunlara yeni suç tipleri olarak giren bu sakıncalar Türk hukuk sisteminde bilişim suçları olarak isimlendirilmiştir. Bilişim suçları Türk Ceza Kanunu’nda ilk olarak 1991 yılında yılında düzenlenmiştir. Bu açıdan oldukça yeni ve bakir bir alan olarak karşımıza çıkan bilişim suçları teknolojik gelişmelere bağlı olarak yenilik göstermektedir. Bu durum suç tipinin tanımlanmasında önem arz etmektedir. Kanunumuzun 243 ile 246. maddeleri arasında düzenlenen bilişim suçlarının gelişimi çalışmamız kapsamında açıklanmaya çalışılacak ve son olarak bilişim suçlarından “sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme” suçu üzerinde açıklamalar yapmaya çalışılacaktır.
Anahtar Kelimeler: Bilişim hukuku, bilişim suçları, sistemi engelleme, Türk ceza hukuku
Abstract The developments in the technological fields in the past century have also brought certain harms. These harms, which are included in the laws as new crime types, are named as cyber crimes in the Turkish legal system. Cyber crimes were first regulated in the Turkish Penal Code in 1991. In this respect, cybercrime, which is a new and untouched field,shows change depending on technological developments. The development of cyber crimes regulated between articles 243 and 246 of Turkish Penal Code will be tried to be explained within the scope of our study, and finally, we will try to make explanations on the crime of “blocking, disrupting the system, destroying or changing the data” which is one of the cyber crimes
Keywords: Information technology law, cyber crimes, blocking the system, Turkish criminal law
Giriş
Bilişim alanındaki teknolojik gelişmeler, beraberinde birtakım suçların da ortaya çıkmasına yol açmıştır. Bilişim suçları ilk defa 1991 yılında yapılan düzenlemeler neticesinde hukuk literatürümüze kazandırılmıştır. Bilişim alanındaki ilk düzenleme eski Türk Ceza Kanunu’na 3756 sayılı Kanun ile eklenen 525/a, b, c ve d maddeleri ile yapılmıştır. Bu suç tipleri, yapılan düzenlemelere paralel olarak 01/06/2005 tarihli yeni Türk Ceza Kanunu’nu kapsamında da düzenlenmişlerdir. Bu suçlar kanunun onuncu bölümünde “Bilişim Alanında Suçlar” başlığı altında dercedilmiştir. Düzenleme sırasıyla “bilişim sistemine girme”, “sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme”, “banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması”, “yasak cihaz veya programlar” şeklindedir. Belirtmek gerekir ki bilişim suçları doktrinde birtakım sınıflandırılmaya tabi tutulmuştur. Buna göre yukarıda değindiğimiz ve yalnızca bilişim sistemlerinin kullanılmasıyla işlenen suçlar doğrudan bilişim suçları olarak tanımlanmıştır. Buna karşılık suç işlerken bilişim sistemlerinin sağladığı kolaylıktan faydalanılması Türk Ceza Kanunu’nda başkaca suçların nitelikli hali olarak düzenlenmiş ve son olarak bilişim sistemleri bazı suçların işlenmesinde vasıta olarak kabul edilmiştir. Doğrudan bilişim suçları olmayan ve işlenilmesi sırasında bilişim sistemlerinden yararlanılan suçları “dolaylı bilişim suçları” şeklinde isimlendiren yazarlar bulunmaktadır. Biz yaptığımız çalışmada bilişim sistemlerinin kullanıldığı diğer tür suçlar hakkında herhangi bir açıklamada bulunmaksızın yalnızca doğrudan bilişim suçlarına ilişkin genel açıklamalarda bulunacak ve son olarak doğrudan bilişim suçlarından biri olan “sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme” suçu hakkında açıklamalarda bulunmaya çalışacağız.
1 – Türk Hukukunda Bilişim Suçları
Türk hukukunda bilişim suçları, yazarlar tarafından farklı terimlerle anılmıştır. Buna göre bu terimlere kısaca değinmekte fayda görmekteyiz. Nitekim bilişim suçları yerine “bilgisayar suçu”, “siber suç”, “internet suçu”, “bilgisayar ile ilgili suç”, “ileri teknoloji suçu”, “bilgisayar ağları kullanılarak işlenen suçlar”, “sanal suç” gibi birçok farklı terim anılmış, “bilişim suçu” terimi yerine kullanılmıştır. Her ne kadar doktrinde terim birliği bulunmamakta ise de biz yaptığımız işbu çalışmamızda Türk Ceza Kanunu’nda da başlık olarak düzenlenmiş bulunan “bilişim suçları” terimini kullanmayı tercih etmekteyiz. Bilişim suçları nitelikleri hasebiyle son derece yeni bir hukuk dalıdır. Nitekim teknik anlamda bilişim suçu kabul edilebilecek ilk fiil 18 Ekim 1966 tarihinde Minneapolis Tribune gazetesinde “bilgisayar uzmanı banka hesabında tahrifat yapmakla suçlanıyor” başlıklı haber ile hukuk gündemine girmiştir. Türkiye Cumhuriyeti’nde ise bilgisayar ilk defa 1960 yılında Karayolları Genel Müdürlüğü’nde yol yapım çalışmalarında kullanılmak üzere getirilmiş ve 12 Nisan 1993 tarihinde TÜBİTAK desteği ile ODTÜ’de ilk internet bağlantısı gerçekleştirilmiştir. Bununla birlikte bilişim suçları konusunda eski Türk Ceza Kanunu kapsamında yapılan ilk düzenleme 1991 yılında yapılmıştır. Buna göre 3756 sayılı Kanun ile 765 sayılı Ceza Kanununun 11. Babına ilave edilen “Bilişim Alanında Suçlar” başlıklı 525/a, b, c ve d maddeleri bilişim suçları alanındaki ilk düzenlemelerdir. Kanunda yapılan düzenlemenin tarihine bakıldığında bilişim sistemlerinin ülkeye girmesinden 32 yıl sonraya tekabül ettiği anlaşılmaktadır. Hukukun sosyal, ekonomik ve…
TURK-HUKUKUNDA-BILISIM-SUCLARI-VE-SISTEME-MUDAHALE-GUVEN-CETIN