Özet
İmar planlarının türleri 3194 Sayılı Kanun ile tanımlanmış ve hangi idarenin bu planları hazırlamaya ve uygulamaya yetkili oldukları yine bu kanun tarafından düzenlenmiştir. İmar planlarının detaylandırılabilir nitelikleri hasebiyle birçok mevzuat kapsamında düzenlendikleri görülmektedir. Bu sebeple önemle belirtilmelidir ki bu planların hazırlanması ve uygulanmasında birden fazla idari merci yetkili kılınmış, bu durum ise uygulamada yetki hususunun tespitinde birtakım zorluklara yol açmıştır. Bu çalışmamızda diğer hukuka aykırılık çeşitleri bir kenara bırakılarak yetki unsurundan doğan hukuka aykırılıklar ortaya konmaya çalışılacaktır.
Anahtar Kelimeler: İmar, imar planı, planlama yetkisi, hukuka aykırılık, idari merci
Abstract
Types of zoning plans are defined by the Law No. 3194 and which administration is impowered to prepare and implement these plans is also regulated by this Law. It is seen that zoning plans are regulated within the scope of many legislations due to their elaborable characteristics. Therefore, it is crucial to state that more than one administrative authority has been impowered in the preparation and implementation of these plans and this situation has led to some difficulties in determining the power in practice. In this study, we will try to reveal the illegalities arising from the element of power of authority, leaving aside other types of illegality.
Keywords: Zoning, zoning plan, planning authority, illegality, administrative authority
Giriş
İmar planları, İmar Kanunu kapsamında düzenlenmiş ve bu planları yapma yetkisi asli olarak yerel yönetim birimlerine verilmiştir. Yerel yönetim birimleri Anayasamızın 127. maddesine göre belediyeler, büyükşehir belediyeleri, il özel idareleri ve köyler olarak
düzenlenmiştir. Hemen belirtmek gerekir ki köy kamu tüzel kişilerinin imar planı hazırlama ve uygulama yetkisi bulunmamaktadır. Bu haliyle imar planı düzenlemeye yetkili idari merciler belediyeler, büyükşehir belediyeleri ve il özel idareleri olarak
saptanabilecektir. Belediyeler ve il özel idareleri kanun tarafından yetkilendirilmiş olsalar dahi imar planlarının hazırlanması birtakım teknik ve teknolojik unsurlar vasıtasıyla gerçekleştirileceğinden belediyeler ve il özel idarelerinin bu yetkilerini merkezi idareye devredebilmesi ve imar planlarının birtakım yetkin kuruluşlar tarafından hazırlanması gündeme gelmektedir. Yine Büyükşehir belediyelerinin belediyeler üzerindeki 3194 sayılı Kanun’dan doğan yetkileri de uygulama da bazı hukuki ihtilaflara yol açmıştır. Son
olarak imar planları bir bölgenin ekonomik, demografik, tarihsel, fiziksel ve sosyokültürel özelliklerine ilişkin araştırma ve verilere dayanarak hazırlandığından Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, TOKİ, GAP İdaresi ve Devlet Demiryolları Genel Müdürlüğü gibi idari mercilere de imar planı yapma yetkisi verilmiştir. Bir çok idari merci imar planı yapma yetkisini haiz olduğundan hangi idari merciin yetkili olduğunun saptanması uygulama açısından önem arz etmektedir. Biz bu çalışmamızda Yüksek Mahkeme kararlarına yansıyan somut olaylar ve doktrindeki kanaatler ışığında imar planlarında yetki unsuru üzerine bir çalışma ortaya koymaya çalışacağız.
1 – İmar Planı
1.1 – İmar Planının Tanımı
14.06.2014 tarihli ve 29030 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliği ile yürürlükten kaldırılan Plan Yapımına Ait Esaslara Dair Yönetmelikte İmar Planı “Belde halkının sosyal ve kültürel gereksinimlerini karşılamayı, sağlıklı ve güvenli bir çevre oluşturmayı, yaşam kalitesini artırmayı hedefleyen ve bu amaçla beldenin ekonomik, demografik, sosyal, kültürel, tarihsel, fiziksel özelliklerine ilişkin araştırmalara ve verilere dayalı olarak hazırlanan, kentsel yerleşme ve gelişme eğilimlerini alternatif çözümler oluşturmak suretiyle belirleyen, arazi kullanımı, koruma, kısıtlama kararları, örgütlenme ve uygulama ilkelerini içeren pafta, rapor ve notlardan oluşan belge” olarak tanımlanmıştır. Güncel mevzuatımızda ise imar planının tanımına yer verilmemiştir. Buna karşın İmar Kanunu’nun 5. maddesinde imar planının alt türleri olan nazım imar planı ve uygulama imar planının tanımı yapılmıştır. Doktrinde ise imar planları çeşitli şekillerde tanımlanmıştır. Muratoğlu’na göre imar planları yerleşim yerlerini bir bütün olarak ele alan ve arazi kullanımı ile yapılaşmaya ilişkin genel ve kapsayıcı kararlara yer veren planlar olarak tarif edilmiştir.
Tüm bu açıklamalar ışığında imar planının, bir bölgeye ilişkin şehirleşme politikasını kamu yararına ve şehircilik ilkelerine uygun olarak düzenleyen idari işlemler olarak tanımlanabileceği kanaatindeyiz.
1.2 – İmar Planının Hukuki Niteliği
Doktrinde ve uygulamada imar planları düzenleyici idari işlem olarak kabul edilmektedir. Zira imar planları, bireysel idari işlemlerin aksine genel, soyut ve objektif niteliktedirler. Doktrinde birtakım müellifler imar planlarını, bu planlara ekli plan notu ve raporlar ile birlikte değerlendirmekte, bu belgelerin bir bütün teşkil ettiğini ve bu bütünün bir düzenleyici idari işlem olduğunu savunmaktadır. Gerçekten de bireysel ve düzenleyici idari işlemlere bağlanan sonuçlar açısından değerlendirildiğinde imar planlarının düzenleyici işlem oldukları sonucuna varılacaktır…